Film İncelemesi: Detective Pikachu

29.08.2019 / Sinema / Kültür / Sanat

90’lı yılların en popüler çizgi dizisi olan Pokemon, önce bilgisayar ve telefon oyunu olarak sonra da sinema da karşımıza çıktı.

90’lı yılları yaşayan şanslı birisi olarak Pokemon’u hala beyaz perde de görmek beni mutlu etti. Film beklentimin altında çıktı. Çünkü Pikachu’nun ne kadar güçlü bir Pokemon olduğunu biliyorum. Film içerisinde güçlerini bir ya da iki kere kullanıyor. O da çok kısa bir süreliğine. Sadece Pikachu değil, diğer pokemonlar da güçlerini çok fazla kullanmıyorlar.

 Filmi izlerken bol aksiyon sahnesi bekliyordum. Beni en çok hayal kırıklığına burası uğrattı zaten. Durgun bir film olmuş. Sadece Pikachu’yu günümüz kaliteli yapımlarında izlemek için filmi izledim. Fakat film asla 90’lı yılların o muhteşem Pokemon serisi ile kıyaslanamaz bile.

IMDB puan 6,7 olan Detective Pikachu, vizyona çıktığı ilk hafta sonunda 58 milyon dolar gelir elde etti. Bu rakam ile ABD'de tüm zamanların video oyun uyarlaması açılış rekorunu kırdı.  Rekorun bir önceki sahibi ise 47,74 milyon dolarla 2001 yapımlı Lara Croft: Tomb Raider filmiydi.

Dedektif Pikachu’nun Konusu

Harry Goodman mesleğinde oldukça başarılı bir dedektiftir ve gizemli bir şekilde ortadan kaybolur. Henüz 21 yaşındaki oğlu Tim’de babasının gizemli kayboluşunun ardındaki gerçekleri gün yüzüne çıkarmak için kolları sıvar ve bu araştırma süresince babasının eski Pokemon ortağı Pikachu ona yardım edecektir. Pokemon Pikachu sevimli ve esprili olduğu kadar aynı zamanda çok iyi bir dedektiftir ve ikili ilginç bir şekilde çok iyi anlaşırlar. Kayboluşun ardındaki sırrı çözebilmek için heyecan verici maceralara atılan ikiliyi birbirinden tehlikeli unsurlar beklemektedir.