Acıların Kadını Bergen: Müziğin ve Şiddetin Kesişiminde Bir Hayat

06.05.2025 / Biyografi / Moda / Magazin

Bergen'in dramatik hayatı, şöhretin bedeli, uğradığı şiddet ve ölümsüz müziğiyle Türkiye'nin sembol isimlerinden biri.

Acıların Kadını Bergen: Müziğin ve Şiddetin Kesişiminde Bir Hayat

Bir Yıldızın Doğuşu: Bergen’in Erken Yılları

1959 yılında Mersin'de dünyaya gelen Belgin Sarılmışer, küçük yaşta anne ve babasının ayrılığı sonrası Ankara’ya taşındı. Küçük yaşlarda müziğe ilgi duyan Belgin, öğretmenlerinin yönlendirmesiyle Ankara Devlet Konservatuvarı'nın piyano bölümüne girdi. Ancak ekonomik zorluklar nedeniyle eğitimini yarıda bıraktı ve kısa bir süre PTT’de memur olarak çalıştı.

1977’de Ankara’daki bir gece kulübünde sahneye çıkmasıyla müzik hayatı başladı. "Bergen" sahne adını bu dönemde kullanmaya başladı. İlk olarak Türk sanat ve hafif müziği seslendirse de zamanla arabesk-fantezi tarzında ün kazandı.


Aşk, Şiddet ve Mücadele: Halis Serbest ile Karanlık Bir İlişki

Adana’daki sahne çalışmaları sırasında Halis Serbest’le tanıştı. Evli ve çocuk sahibi olan Serbest, Bergen’e sahte nikâh yaparak evlilik vaadinde bulundu. Kısa sürede fiziksel şiddetin yoğunlaştığı bu ilişki, Bergen’in hayatını geri dönülmez şekilde etkiledi. Sahte evliliği fark edince ilişkiyi sonlandıran Bergen, kariyerine Ankara’da devam etti ve “Şikayetim Var” adlı ilk albümünü çıkardı.

1982’de Halis Serbest tarafından azmettirilmiş bir kişinin kezzaplı saldırısına uğrayan Bergen, sağ gözünü kaybetti. Bu olay Türkiye’de kadına yönelik şiddetin en trajik örneklerinden biri olarak hafızalara kazındı.

Bergenin kocasının asitli saldırısından önceki ve sonraki hali


Sahneye Dönüş ve Arabeskin Kraliçesi

Tedavi sürecinin ardından sahnelere geri dönen Bergen, kezzap saldırısı sonrası gözünü saçının perçemiyle örtmeye başladı. Sesi kadar görünüşü de sembol haline geldi. 1985’te Yaşar Kekeva Plak ile anlaşarak müzik kariyerinde zirveye çıktı. 1986 yılında yayınladığı “Acıların Kadını” albümü, bir milyondan fazla sattı ve Bergen’e “Arabeskin Kraliçesi” unvanını kazandırdı.

Sadece albümleriyle değil, sinema sektöründe de yer aldı. 1987’de “Acıların Kadını” filminde kendi hayatını canlandırdı.


Şöhretin Bedeli: Hayatının Son Dönemi ve Ölümü

Serbest ile yaşadığı ilişkiyi tamamen sonlandıran Bergen, müzik kariyerine devam etti. Ancak eski eşinden gelen tehditler devam etti. 1989 yılında çıkardığı son albüm “Yıllar Affetmez” sonrası, Adana'nın Pozantı ilçesinde sahne sonrası arabasında annesiyle birlikteyken, Halis Serbest tarafından kurşunlandı. Olay yerinde hayatını kaybetti, annesi yaralı kurtuldu.

Bergen, Mersin Şehir Mezarlığı’na defnedildi. Mezarı hâlâ tehditlerden korunmak için kilitli bir kafesle çevrili.


Etkisi ve Mirası: Bergen Hâlâ Yaşıyor

Bergen’in hayatı birçok kez sinemaya aktarıldı. 2022’de vizyona giren “Bergen” filmi gişe rekorları kırarak Türk sinema tarihinin en çok izlenen yapımlarından biri oldu. Ölümünden sonra çıkartılan albümler ve kendisine ithafen hazırlanan “Saygı Albümü” gibi projelerle müziği ve mesajı yaşamaya devam ediyor.

Bergen sadece bir müzik ikonu değil, aynı zamanda Türkiye’de kadına yönelik şiddetin en acı sembollerinden biri olarak hafızalarda yerini aldı.

Bergenin mezarı, Mersin Şehir Mezarlığı