Çıkar İlişkileri

01.07.2022 / Deneme / Genel

Çıkar, gizliden gizliye gözetilen ya da dolaylı olarak elde edilen yarar, kazanç anlamına gelir.

Çıkar İlişkileri

Her birimiz iyiliğin karşılıksız olması gerektiği halk söylemini bir kez olsun duymuşuzdur. Ama gerçek hayatta ve tüm inanışlarda kötülüğün olduğu gibi iyiliğin de mutlaka bir karşılığı bulunur. Bazen beklentilerimizi karşılaşmasa bile gizliden gizliye gözettiğimiz çıkarlarımız bulunur. Buna ister emeğin karşılığı diyelim ister ekilen şeyin biçilmesi diyelim ister iyilikler de kötülükler de karşılıksız kalmaz diyelim. Her seferinde aynı kapıya çıkarız. İnsan iyiliği boş yere yapmaz. Sevap beklentisi gibi ulvi çıkarlar dışında bile milyonlarca karşılık beklentisinden kurtulamaz. Zaten kurtulması da gerekmez. Kurnazca beklenen karşılıklardan farklı olarak hak ettiğimizi düşündüğümüz ve emeklerimize saygı çerçevesinde, kimsenin bizi yargılamaya hakkının olmadığı beklentiler içine girebiliriz. Bazen bu beklentileri abartan insanlar olduğunu ve haksız beklentiler ile karşı tarafı üzdüklerini düşünerek çıkarcılıkla ilgili olumsuz örnekler üzerinden yanlış yargılara takılıp kalabilirsiniz. Matematiği kötüye kullanan birisi matematiğin yasalarını değiştiremeyeceği gibi, beklentilerini abartan insanlar da çıkarcılığın kötü bir şey olduğu sonucuna bizi ulaştıramaz. 

Dini ya da toplumsal ideallere ulaşmak için çıkarlar göz etmek normal bir insan davranışıdır.

karşılıksız iyilik

İyi bir çocuğun mutlu olmayı dilemesi, işini özveriyle yapan bir öğretmenin emek verdiği öğrencilerinden başarılı sonuçlar beklemesi, evine ya da işine önem veren aile bireylerinin diğer aile üyelerinden bazı sorumluluklara sahip çıkmalarını istemesi, sevgiye karşılık sevginin, saygıya karşılık saygının ortaya çıkmasının ümit edilmesi gibi çıkarlar sayesinde yarınlara umutla bakabiliriz.

Çıkarsız iyilik düşüncesi, edebiyat dünyasında bir anlam ifade ediyor gibi gözüken içi bomboş bir söylemden ibarettir.

Basitçe düşünelim.

İyiliksever biriyseniz, yaptığınız iyilikleri niçin yapıyor olabilirsiniz? Çıkarınız insanlara yönelik olmayabilir. Böylesi bir durumda Tanrıdan iyiliklerinize karşılık ödül vermesi ya da ceza vermemesi çıkarına dayalı iyilik yapıyor olabilirsiniz. Ya da belki toplumda saygın ve kabul edilebilir bir yerinizin olması çıkarına hizmet ediyorsunuzdur. Göreceğiniz saygınlık ya da uzak durmaya çalıştığınız dışlanma kaygıları da size iyilik yaptırıyor olabilir. Toplumu göz ardı edince de durum çok farklı sonuçlar doğurmaz. Bireysel olarak vicdanımızı rahatlatabilmek de küçümsenmeyecek bir çıkardır. Olası tüm durumlarda gizliden gizliye gözettiğimiz ve çoğu zaman dolaylı olarak elde ettiğimiz yararlar söz konusudur. Tüm bu sonuçlar sizi, manası kötü algılandığı şekliyle “çıkarcı” birisi yapmaz. Daha doğru ifade etmek gerekirse, kurnaz veya gösteriş budalası kimselerin iyilik kisvesi altında yaptıkları hareketler iyilik olmadığı gibi, yine bu kimseler sebebiyle bizim yaptığımız ve çıkarlar elde ettiğimiz güzel ve anlamlı davranışlar; kendimizi kötü hissetmemize neden olmaz. Mutlaka her bir iyiliğimizin karşılığıyla ilgili beklentiler üretmek doğal bir insan davranışıdır. Çünkü ister insanlara ister doğaya ve diğer varlıklara yaptığımız iyiliklerin bir gün ruhumuza ya da yaşadığımız fiziki dünyaya iyilik olarak dönmesini arzu ederiz. İyi insanlar iyi şeyler hissedebilmeyi dilerler. Dünyanın iyi bir yer olmasından daha büyük ve daha anlamlı bir çıkar yoktur onlar için.

İyilik yapın. Sevap bekleyin, ödül bekleyin, sevgi ve saygı bekleyin, insanlık görmeyi bekleyin. Haksız beklentilere girmediğiniz müddetçe ne ekerseniz onu biçeceksiniz. Siz istemeseniz bile yaptığınız iyilikler yüreğinizde karşılıklar bulmaya devam edecektir.

En büyük iyilik de insanın kendine yaptığı iyiliktir zaten.

Kendine iyilik