Malaysia Airlines'ın 370 Sefer Sayılı Uçuşu

13.04.2023 / Tarih / Genel

Dünya havacılık tarihinin en büyük sırlarından birisi olan Malezya Havayollarına ait MH-370 sefer sayılı Boeing 777 uçağı halen bulunamadı.

Malaysia Airlines'ın 370 Sefer Sayılı Uçuşu

239 yolcusu ile 8 Mart 2014 tarihinde yola çıkan Malaysia Airlines firmasına ait 370 sefer sayılı uçuşun varış yeri Kuala Lumpur Uluslararası Havalimanı olarak belirlenmişti. Pekin Başkent Uluslararası Havalimanı'na gerçekleştirilen tarifeli bir uluslararası yolcu uçuşu olarak bilinir.

Boeing 777-200ER uçağının mürettebatı en son, hava trafik kontrolü (ATC) ile Güney Çin Denizi üzerindeyken kalkıştan yaklaşık 38 dakika sonra iletişim kurmuştu. Uçak birkaç dakika sonra ATC radar ekranlarından kayboldu, fakat bir saat daha askeri radar tarafından takip edildi.

Planlanan uçuş rotasından batıya doğru sapan uçak, Malay Yarımadası ve Andaman Denizi'ni geçtikten sonra Kuzeybatı Malezya'daki Penang Adası'nın 200 deniz mili (370 km) kuzey batısındaki radar bölgesini terk etti.

Bir uçak 6 nedenle düşebilir:

  • Pilot hatası/intihar
  • Teknik/Teknisyen hatası
  • Üretici hatası
  • Hava durumu
  • Trafik kontrolörü hatası
  • Terör saldırısı

MH-370 olayında 3,  4 ve 5. şık direkt olarak eleniyor çünkü 777’nin sicili temiz. O gün hava da çok açık ve sakin. Kulenin hatası olabilecek herhangi bir bulgu yok. Yolcuların tamamı sıradan insanlar, bilinen bir örgüt üyelikleri, suç kaydı vs. yok ama 2’sinin pasaportu sahteymiş. Bu iki yolcunun da detaylı geçmiş taramasından saldırı yapmayacaklarına/yapamayacaklarına kanaat getirilmiş.

Bununla birlikte uçakta bu tür durumlar için acil kod gönderen bir sistem bulunmasına rağmen kokpit ekibinden böyle bir mesaj iletilmiyor kuleye. Pilotlar ve kule arasındaki en son konuşma “iyi geceler efendim” şeklinde gerçekleştiği biliniyor.

Yolcuların tamamı temiz çıkınca 6. şık da elenmiş oluyor. 1. ve 2. şıktaki ihtimaller üzerinde duruluyor. Öncelikle uçağın bakım geçmişi detaylı bir şekilde inceleniyor. Uçakta çalışan teknisyenler sorguya alınıyor ancak kayıtlarda veya sorgularda uçağa ait eksik işleme rastlanmıyor.

Teknik açıdan tek sorun saptanıyor, o da kara kutuların pili ile alakalı. Uçaktaki kara kutuların pillerinin son 2 yıldır değiştirilmediği tespit ediliyor. Bu pillerin bittiği anlamına gelmiyor ama mevzuat gereği değiştirilmesi gerekiyormuş.

Uçağın transponderi kapanıyor.Transponder kapandığında uçak radara kimlik bilgilerini göndermeyi keser ama tanımsız bir uçan nesne olarak görünmeye devam eder ve bu görünme sadece askeri radarlardan izlenebilir.

İzlemeler sonucunda uçağın önce sağa sola keskin bir sol yaparak geldiği yöne doğru döndüğü görülür. Bu manevranın ise asla otomatik pilot tarafından yapılamayacağı açıklanır. Kısa süre sonra da yardımcı pilotun telefonundan bir sinyal yakalanır. Sinyalin yakalandığı an uçak Endonezya-Malezya hava sahaları sınırında yer almaktaydı.

Yapılan incelemeler sonucunda uçağın kayboluşunun üzerinden 6 saat geçtikten sonra bir sinyal gönderdiği ortaya çıkar. Hava sahalarında 6 saat boyunca tanımlanamayan ve iletişim kurulamayan bir uçağın uçması belli ki Endonezya ve Malezya hükümetlerini rahatsız etmemiş.

Kaptanlar ile ilgili araştırma yapan yetkililer ikinci kaptanın asla intihara meyilli olmadığına karar verirken birinci kaptan ile ilgili şüpheleri olduğunu açıklamışlar. Birinci kaptanın evinde bir adet uçuş similasyonu varmış. Ve kaybolan uçağın tam da kaybolduğu rotanın benzerini evde kendi similasyonunda gerçekleştirmiş.

Birinci kaptanın kardeşi de pilotmuş ve bir gün önce tutuklanmış. Hükümete karşı muhalif olan birinci kaptan, eşinden de boşanmış. Söylentilere göre uçağın kaybolduğu anlarda başbakanın istifasını isteyen kaptan hükümetle uzun süre pazarlık yapmış. Fakat bu süreçte ne yardımcı kaptandan ne de yolculardan hiç haber alınamamış.

Birinci kaptanın uçağı ani yükseltip alçaltarak basınç oluşturup yolcuları öldürdüğü tahmin ediliyor. Hatta yardımcı pilotu da bu manevralardan önce içeriye gönderdiği düşünülüyor. Sabah 08:30 sularında son sinyalini gönderen uçaktan bir daha haber alınamıyor.

Havacılık tarihinin en pahalı uçak arama kurtarma çalışmalarının ABD, Fransa, İngiltere, Avustralya ve Almanya’nın da aralarında bulunduğu birçok ülkeden destek geliyor. Aramalara Güney Çin ve Andaman denizleri üzerinde duruluyor. Uçağın bir Inmarsat uydusuyla otomatik iletişimini analiz ettikten sonra, Güney Hint Okyanusu'nun bir yerinde muhtemel bir kaza alanı belirleniyor.

O kadar kapsamlı bir okyanus altı taraması yapılıyor ki, okyanus taban haritası yeniden çiziliyor. 1. ve 2. dünya savaşına ait batıklar bulunuyor ama MH-370’e ait enkaz bulunamıyor. Zamanla uçağa ait olduğu tespit edilen 30’dan fazla parça karaya vuruyor. Parçaların tamamı sıradan insanlar veya balıkçılar tarafından bulunuyor. Maliyetten dolayı arama çalışmaları durduruluyor.

2014’ten bu yana ne uçağın enkazı ne de cesetlere ulaşılmış değil. 370 numaralı uçuşta, uçağın ortadan kaybolması, tüm zamanların en büyük havacılık gizemlerinden biri olarak gösterildi.

Vatandaşlığa göre uçaktaki insanlar:

  • Avustralya: 6
  • Birleşik Devletler: 3
  • Çin: 153
  • Endonezya: 7
  • Fransa: 4
  • Hindistan: 5
  • Hollanda: 1
  • İran: 2
  • Kanada:2
  • Malezya: 50
  • Rusya: 1
  • Tayvan: 1
  • Ukrayna: 2
  • Yeni Zelanda: 2
  • Toplam: 239

Çin ise uçakta bulunan 152 Çinli yolcunun terörizm ile hiçbir bağı olmadığı açıklamasını yapmıştır.

Uçağın uzun sürede bulunamamasından dolayı hakkında fazla sayıda komplo teorisi üretilmektedir. Uçağın enkazının uçuş rotasında bulunamaması nedeniyle özellikle terör örgütlerinin bir saldırısı olabileceği veya pilotun uçağı kaçırması hakkında teorilerde yoğunlaşılmıştır.

Uçağın rotasını değiştirdiği verileri de pilotun uçağı kasıtlı olarak düşürdüğü teorisini desteklemektedir. Şirketin tepe yöneticisi de uçağın radyo iletişimin radardan kaybolmadan hemen önce kapatılmış olabileceğini belirtmiştir. Malezya Ulaştırma Bakanı Hişamuddin Hüseyin yaptığı açıklamada herhangi bir bilginin saklanmadığını söylemiştir:

“Malezya Havayolları’nın MH370 sefer sayılı uçağın hareket bilgisini sakladığı spekülasyonuna değinmek istiyorum. Ailelerin ızdırabının giderek artmasını anlayabiliyorum çünkü Malezya’nın da kızları ve oğulları kayıp. Uçakta 50 Malezyalı vardı. Önceliğimiz her zaman uçağın bulunması oldu.”

Malaysia Airlines'ın, bu uçuştan 5 ay sonra 17 sefer sayılı uçuşunda da 283 yolcu ve 15 mürettebatı taşıyan Boeing 777-200ER tipi uçağı bir füze kazası neticesinde düşmüştür.