Müşteri İlişkileri Yönetimi’nin Kapsamı
Müşteri odaklı stratejiler geliştiren, müşteri verilerini toplayıp analiz ederek işletme süreçlerini optimize eden geniş bir kapsam sunar.
Uluslararası ticaret, tarih boyunca var olan ve gelişmeye devam eden bir süreçtir. İlk çağlardan günümüze kadar, uluslararası ticaretin gelişiminde birçok faktör etkili olmuştur.
Dünyada ticari faaliyetlerin tarihi insanoğlunun toplumsal hayata geçişi kadar eski olmakla birlikte dar anlamda ilk uluslararası ticari faaliyetler M.Ö. 2000’li yılların başlarında Mezopotamya’da başlamıştır. O dönemlerde Mezopotamya'da üretilen toprak kaplar, Mısır'a ihraç ediliyordu.
Zaman içerisinde yeni ticaret yollarının bulunması, coğrafi keşiflerin yapılması, sömürgeciliğin yaygınlaşması ve ticari korumacılık (merkantilizm) faaliyetleri ticaretin değişmesine ve gelişmesine yol açmıştır.
Bu dönemlerde uluslararası ticaret daha da gelişti. Bu dönemde, İpek Yolu, Baharat Yolu ve Altın Yolu gibi önemli ticaret yolları ortaya çıktı. Bu yollardan geçen tüccarlar, çeşitli malları dünyanın farklı bölgelerine taşıyorlardı.
Ortaçağlarda, uluslararası ticaret, dini ve siyasi nedenlerle kısıtlandı. Ancak, Rönesans ve Coğrafi Keşifler ile birlikte, uluslararası ticaret yeniden canlandı.
Modern çağlarda, uluslararası ticaret, sanayi devrimi ile birlikte daha da arttı. Bu dönemde, makineleşme sayesinde üretim arttı ve mallar daha ucuza üretilmeye başlandı. Bu durum, uluslararası ticaretin daha da gelişmesine neden oldu.
Sanayi devrimi, serbest uluslararası ticaret (liberalizm), küreselleşme ve teknolojik gelişmeler uluslararası ticaretin kapsam ve içeriğinin çok büyük boyutlara ulaşmasını sağlamıştır.
Günümüzde, uluslararası ticaret, dünyanın en önemli ekonomik faaliyetleri arasında yer almaktadır. Dünya ticaret hacmi, her geçen gün artmaktadır.
Ticaretin gelişimini etkileyen temel faktörleri aşağıdaki gibi özetlemek mümkündür.
Uluslararası ticaret, ülkelerin ekonomik kalkınmasında önemli bir rol oynamaktadır. Uluslararası ticaret yoluyla, ülkeler ihtiyaç duydukları mal ve hizmetleri temin edebilmekte ve bu sayede ekonomik büyümelerini sağlayabilmektedirler.