Duygularımızı Pazara Çıkaralım
Tanrı Duyar Hiç Değilse / Duygularımızı pazara çıkaralım, bir köle gibi aşağılayalım mesela. / Açık arttırmada ucuza satalım.
Şimdi ölüm sabahlarına benziyor her şey.
Şimdi ölüm sabahlarına uyanan bir kente benziyor her şey.
Ağıtları gökleri yırtan bir kente.
Sahipsiz, kimsesiz, umutsuz.
Her şeyden habersiz bir kente.
Çorak topraklarına, fütursuz yağmurların yağdığı,
Her şeyin silikleştiği, anlamsız, verimsiz bir kente.
Şimdi ölüm sabahlarına benziyor her şey.
Ağlamaklı bir çocuk sesi oluyor sonra.
Düğüm düğüm sözcüklerin, karartılı hali savruluyor havada,
Susmak… Susmak çırılçıplak dolaşıyor sokaklarında.
Sonra bir yankı oluyor göğün gri bulanık bulutlarında.
Acı çeken bir kuş sesindeki yankı.
Ah.
Şimdi güneşte uğramaz artık buralara.
İliklerine kadar hissediyorken soğuğu.
Soğuklar kentine dönüşüyor her şey.
Her şey, her şey kadar soğukken,
Şimdi kaç güneş ısıtabilir bu kenti?
(Bu şiir iki ay önce babasını kaybeden ve kendisini bu şiirde bulan yeğenim Sefa'ya armağanımdır)