Tüzel Kişilerin Hak Ehliyeti
Kişi ve mal toplulukları tüzel kişilik kazanmakla birlikte hak ehliyetine de sahip olurlar.
Yavi Katliamı, 25 Ekim 1993 yılında Erzurum’un Çat ilçesine bağlı Yavi Beldesi’nde PKK’lı teröristler tarafından yapılan katliamın adıdır.
25 Ekim 1993 günü saat 19.30 sıralarında yaşları 20-25 arasında değişen ve gasp ettikleri kamyonetle Yavi'ye gelen PKK'lı terörist grubu televizyon haberlerini seyretmek için kahvehanede toplanan insanlara yaylım ateşi açtı. 38 kişinin şehit olduğu saldırıda 50 kişi de yaralandı.
Katliamdan kurtulan Necmi Köse ve Köksal Aktaş’ın yapmış oldukları açıklamaya göre, jandarma kılığına giren teröristler, kimlik kontrolü yapılacak bahanesi ile herkesi dışarı çıkartıp ardından da kahvehanede toplanan halkın üzerine ateş açtı.
Abdullah Duman ve Recep Dursunoğlu da o katliamdan kurtulan diğer isimlerdi. Onların yaptığı açıklamaya göre de jandarma kıyafetli dört terörist önce kahvehaneye geldi. Halk ile birlikte çay içip gençlerin de raya gelmelerini istediler. Kahvehane de halkın toplanmasının ardından “Biz PKK’lıyız ve burası Kürdistan” diyerek halkın üzerine ateş açtı.
Katliamın ardından cenazelerin kaldırılması ile meydanda toplanan halk “Orduya güvenmiyoruz. Silah verin biz kendimizi koruruz”, “Hükümet istifa” ve “PKK’ya ölüm” sloganları attı.
27 Ekim günü Atatürk Üniversitesi öğrencileri protesto amaçlı yürüyüş başlatınca kepenk kapatan esnaf ve halkın da desteğini aldılar. Sayıları 10 bine ulaşan kişiler protestoyu tamamladı.
29 Ekim’de Sosyaldemokrat Halkçı Partisi (SHP) önceliğinde bir heyet incelemelerde bulunmak için Yavi’ye gitti. SHP Meclis Başkanvekili Kamer Genç, SHP Genel Sekreteri Halil Çulhaoğlu ve Uşak Milletvekili Ural Köklü'den oluşan heyet kahvehaneye yaklaştığında köylülerin saldırısı ve sözlü protestosuyla karşılaştı. Kısa sürede Yavi'den ayrılan SHP heyetinin araçları da köylüler tarafından taşlandı. Kamer Genç'i dövülmekten son anda bir özel tim görevlisi kurtardı.