Verginin Konusu

11.12.2019 / Eğitim / Ekonomi

Verginin konusu, üzerine vergi konulan ve bu nedenle doğrudan ya da dolaylı bir şekilde verginin kaynağını oluşturan ekonomik unsurdur.

Verginin Konusu

Vergi borcunun doğumuna neden olan ekonomik unsurlar verginin konusunu oluşturmaktadır. Verginin konusu genel ve soyut bir kavramdır. Vergi kanunları genellikle vergi kavramlarını tanımlamaktadır. Ancak verginin konusunu belirleyen genel bir tanım getirilmemiştir. Kanun koyucu her vergi için konuyu belirtmeyi uygun bulmuştur. Böylece her vergi kanunun genellikle ilk maddelerinde o verginin konusu belirtilmiştir.

verginin konusu

Verginin konusu verginin temel öğelerindendir. Konusu belli olmayan bir verginin konulması ve alınması mümkün değildir. Verginin kanuniliği ilkesi gereği verginin konusunun belirtilmesi şarttır.

Vergi kanunları genellikle konularına uygun adlar taşımaktadırlar. Genellikle kanunların ilk maddelerinde verginin konusu belirtilmektedir. Örneğin, Gelir Vergisi Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu, Damga Vergisi Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu, Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu, Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu.

Vergiyi doğuran olay Vergi Usul Kanununun 19. maddesinde şu şekilde tanımlanmaktadır. “ Vergi alacağı vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğar.

Vergiler kişilerin ekonomik güçlerine bağlı olarak alınmaktadır. Vergi ödeme gücü şeklinde de ifade edilen bu güç kişinin kendi gelir ve servetiyle orantılı olarak ödeyebileceği vergi miktarıdır. Başka bir ifade ile vergi ödeme gücü, kişinin kendisinin ve ailesinin geçimini sağlamaya yetecek kadar olan gelirinin üstündeki gelirdir. Yani asgari geçim düzeyinin üstündeki gelirler ve servetler kişinin vergi ödeme gücünü gösterir. Bir kişinin kamu hizmetlerinden faydalanma miktarı arttıkça o kişinin gelir ve servetinde de artış görülür ve bu durumda da ödeyeceği vergi miktarı ve türü de değişmektedir.

verginin konusu

Verginin konusu verginin neyin üzerinden hesaplandığını ve alındığını ifade eder. Vergilerin alındığı yerlere göre vergi konusu üç başlıkta karşımıza çıkmaktadır:

  • Gelir
  • Servet
  • Tüketim (harcama)

Gelir, kişinin çalışması karşılığında ve çalışma dışında elde ettiği her türlü kazançlarıdır. Kişinin geliri, o kişinin vergi ödeme gücünü gösteren en önemli göstergesidir. Geliri yüksek olan bir kişinin ödeme gücü geliri düşük olan kişiye göre daha fazladır. Gelir kişilerin harcama ve servetlerinde de etkilidir. Gelir arttıkça kişilerin harcama güçleri ve servetleri de artmaktadır. Her ne kadar gelir, vergi ödeme gücünü belirlemede çok önemli bir unsur olsa da gelirlerin tamamının vergilendirilmesi mümkün değildir. Gelir kaynaklarının yapılarının birbirinden farklı olması, kişilerin ve aile yapılarının farklılığı, farklı türde gelir unsurlarından oluşması vb. nedenlerde sadece gelirlerin vergilendirilmesi yeterli olmamaktadır.

verginin konusu

Vergiyi doğuran olaylardan bir diğeri de servettir. Servet, kişinin gelirinin tüketilmemiş biriktirilmiş olan kısmıdır. Servet genellikle mal ve mülk şeklinde oluşturulur. Servet vergi ödeme gücünün belirlenmesinde önemli bir göstergedir. Servetin büyüklüğüne ve çokluğuna göre kişinin vergi borcu belirlenmektedir. Serveti çok olan kişinin vergi borcu serveti daha az olan kişiye göre daha fazladır. Bir kişinin ödeyeceği vergi gücü bir yıl boyunca sahip olduğu servet ve tabi ki geliri üzerinden hesaplanmaktadır.

verginin konusu

Servete sahip olma isteği kişilerin geleceğe dair bir güvence oluşturma ihtiyaçlarından kaynaklanmaktadır. Bu duygu ile harcanmayan gelirler servet olarak karşımıza çıkarken, servet de ayrıca vergi konusu olarak kabul edilmektedir. Yani kişilerin elde ettiği gelirler gelir olarak vergilendirilirken, aynı zamanda gelirin harcanmayan kısmı da servet olarak vergilendirilmektedir.

Harcama (tüketim) gelirin, ihtiyaçları karşılamak üzere çeşitli mal ve hizmetleri satın almak ya da bir takım faaliyetlerden faydalanmak amacıyla elden çıkarılan kısmıdır. Harcama gerçekleştirildiği anda vergiye konu olmaktadır. Harcama bir taraftan tüketim olarak vergilendirilirken, aynı anda servete de dönüşebilmektedir. Yani bir harcama aynı zamanda serveti oluşturabilmektedir. Bu durumda harcamalar hem tüketim hem de servet vergilerine kaynak olurlar. Harcamaların vergilendirilmesi kişileri tasarrufa teşvik eder.

verginin konusu

Tasarruf da bir şekilde karşımıza vergi konusu olarak tekrar çıkar. Örneğin, harcanmayan paralar bir süre sonra yatırıma dönüşür bu yatırımlar da genel olarak serveti doğurur. Harcamaların vergilendirilmesi, vergilerin tahsili ve takibi gelirlerin vergilendirilmesine göre daha kolaydır.

Vergilendirmede sadece gelirlerin ya da servetin veya harcamaların tek başına ele alınmaması, her üçünün de bir arada değerlendirilmesi hem vergi yükünün adil olarak dağıtılmasına hem de devletin gelir kaynağı olarak vergiden beklediği payı almasına imkân verecektir.

verginin konusu

Bazı işlemler verginin konusuna girmekle birlikte ekonomik, sosyal, siyasal ve teknik nedenlerden dolayı vergi dışına çıkartılabilir. Vergi konusuna getirilen bu ayrıcalığa istisna adı verilir. İstisna geçici veya sürekli ya da kısmi veya tam olabilir.